High Fidelity: Birtakım Top 5 Listeleri ve Kaliteli Soundtrack
"Güzel müzik ve kafamızın derinliklerinde adım adım başlattığımız ben ne istiyorum temalı muhabbet eşliğinde izlenen buruk aşk hikayeleri" şeklinde uzunluğundan ve kafamın içindeki her şeye bir kelime karşılığı bulamamamdan kaynaklı, okudukça anlamsızlaşan bir liste düşünüyorum. Bu blogda daha önce bahsedilmiş Once, Sing Street gibi fimleri de bu listeye dahil ediyorum. Sanırım her insan hayatının belli zaman aralıklarında bir iki tane bu tarz film seyredip bir şeyleri değiştirme düşüncesine kapılıyor. Ya da bunu yapan sadece benim ve hepinizden bambaşka bir insan olduğum gerçeğini kabullenmek istemediğim için suçu size atıyorum, yorum size kalmış. Zaten film izleyerek hayat mı değiştirilir arkadaşlar saçmalamayın lütfen.
Nick Hornby'ın aynı isimli romanından 2000 yılında uyarlanan bu filmde John Cusack herkesin hayatında karşılaştığı veya mutlaka karşılaşacağı sıradan bir erkeğe hayat veriyor. Genelleme yapmaya bayıldığım ve şu sıralar erkeklere düşman(!) olduğum için Rob karakteri hakkında pek objektif yorumlarda bulunamayacağım. Gerçi bu blogu/yazıyı okuyorsanız objektif yorum aramıyorsunuzdur. Rob ne istediğine karar verememiş, suçu her zaman karşısında arayan ve sorumluluktan kaçan kısacası ufak bir çocuk gibi davranan bir adam. Bundan dolayı da bu filmi izleyen çoğu erkeğin 'Aaa aynı ben!', çoğu kadının da 'Aaa aynı o!' şeklinde düşünmesi kaçınılmaz. Rob'un haklı olduğu konular elbette var, ama konumuz o değil. Aslında konu olarak baktığımızda bambaşka ya da enteresan bir şey izlemiyoruz. Cusack'ın oyunculuğu ve Velvet Underground, Love, The Rolling Stones, Fleetwood Mac'in über kaliteli müzikleri filme dahil olmamızı ve en başta dediğim gibi kendimize acaba ben ne istiyorum, ne yapmak gerek şeklinde sorular sormamızı sağlatıyor. Ha tabi bir de top 5 listeleri yapmak var. Filmi izledikten sonra Rob'un top 5 meslekler, ayrılıklar, şarkılar gibi listelerini kendiniz için yapmanız kaçınılmaz.
Siz listelerini yaparken arka fonda bunlar çalsın;
Ve son olarak pop müziği neden seviyorsunuz?
Nick Hornby'ın aynı isimli romanından 2000 yılında uyarlanan bu filmde John Cusack herkesin hayatında karşılaştığı veya mutlaka karşılaşacağı sıradan bir erkeğe hayat veriyor. Genelleme yapmaya bayıldığım ve şu sıralar erkeklere düşman(!) olduğum için Rob karakteri hakkında pek objektif yorumlarda bulunamayacağım. Gerçi bu blogu/yazıyı okuyorsanız objektif yorum aramıyorsunuzdur. Rob ne istediğine karar verememiş, suçu her zaman karşısında arayan ve sorumluluktan kaçan kısacası ufak bir çocuk gibi davranan bir adam. Bundan dolayı da bu filmi izleyen çoğu erkeğin 'Aaa aynı ben!', çoğu kadının da 'Aaa aynı o!' şeklinde düşünmesi kaçınılmaz. Rob'un haklı olduğu konular elbette var, ama konumuz o değil. Aslında konu olarak baktığımızda bambaşka ya da enteresan bir şey izlemiyoruz. Cusack'ın oyunculuğu ve Velvet Underground, Love, The Rolling Stones, Fleetwood Mac'in über kaliteli müzikleri filme dahil olmamızı ve en başta dediğim gibi kendimize acaba ben ne istiyorum, ne yapmak gerek şeklinde sorular sormamızı sağlatıyor. Ha tabi bir de top 5 listeleri yapmak var. Filmi izledikten sonra Rob'un top 5 meslekler, ayrılıklar, şarkılar gibi listelerini kendiniz için yapmanız kaçınılmaz.
Siz listelerini yaparken arka fonda bunlar çalsın;
Ve son olarak pop müziği neden seviyorsunuz?
Yorumlar
Yorum Gönder